Kafkasya'ya Geri Dönüş Hareketi
 

Sanki yapılmaya çalışılan iş,  “yağmurdan sonra şemsiye açmaya çalışmak” gibi geldi. Zira anayurda dönüş hakkı, bana göre seyahat ve yerleşme hakkı gibi bir şey. Bunu çoktan aştığımızı, geride bıraktığımızı düşünüyorum. Bize  “anayurdunuza dönme hakkınız yok” diyen mi var!? Tıpkı seyahat ve yerleşme hakkınız yok diyen olmadığı gibi. Hatta bu, bugün o kadar aşıldı ki, bırakın bu hakkı savunmaya, bundan sonra istenebilecek olan bazı şeyler bile bizim katkımız olmaksızın gelişmekte. Örneğin; vizeler kaldırılmakta, iki ülke arasında iyi ilişkiler geliştirilmekte, derinleştirilmekte, ( biz kullanamıyor, dolduramıyor olsak da) anayurda yerleşim kotaları konulmakta, gidiş-geliş olanakları gelişmekte, ucuzlamakta...

Öyleyse şimdi dönüş hakkını savunan bir gruba gerek var mı, şayet varsa buna yeni dönüş hareketi demenin ne anlamı var? 

Bana göre, ulusal yok oluş sürecimizin durdurulması ve var olma savaşımızın mesafe alabilmesi için önerdiğimiz  “anayurda dönüş” önerisini de, anayurda dönüş hakkımızı da kabul etmeyen kimse ya kalmadı, ya da son derece az ve marjinal düzeyde kaldıysa bile dikkate almaya değmeyecek düzeyde, az, zayıf ve etkisiz. 

Öyleyse yapılması gereken, anayurda dönüş çözümünün doğru ve bunun doğal hakkımız olduğuna inanan yurtsever aydınlarımızın, bunun üzerine yeni şeyler söylemek için konuyu gündeme getirmeleri. Başka deyişle  “Anayurda nasıl dönülebilir?” sorusuna cevap aramaları, anayurda dönüşün yollarını, yöntemlerini, olanaklarını... bulmaları, geliştirmeye çalışmaları. 

Bugün arz-talep dengesinin piyasayı yönettiği kapitalist koşullarda  “tuzukuru”lar, daha yüksek ve güvenceli bir kar garantisi görmedikçe anayurda dönmek istemiyorlar. Emeği ile geçinmeye çalışanlar da  “nasıl gidebilirim, nerede yaşayabilirim, orada ne yapabilirim, nasıl geçinebilirim, ne yer ne içerim?” gibi belirsizlikler, kaygılar yüzünden hareket edemiyorlar.

Doğal olarak buradaki kurulu düzenlerini bozmak, tatlı karlarını bırakmak istemeyen birinci guruptakiler, ne yazık ki, ikinci gruptakilere sponsor olabilecek kadar milliyetçi veya yurtsever olduklarını da gösteremediler bu güne kadar... 

Tabii, ikinci gruptakilerin de anayurda dönmeye can attıklarını, bunun için yanıp tutuştuklarını söylemek mümkün değil. 

İşte çözülmesi gereken asıl sorun da bu, bence. 

Toplumda ulusal talep yaratmak, ulusal varoluş ve bunun için de anayurda dönüş isteği oluşturmak, ekonomik olarak imkanı olanların anayurda yatırım yapmalarını ve buna paralel olarak ekonomik durumu uygun olmayan çalışanları da beraberlerinde götürmelerini sağlamak veya buradaki yatırımları daha verimli ve karlı ise ekonomik nedenlerle anayurda dönemeyenlere sponsor olmalarını sağlamak, hatta bunu kalıcı bir mekanizmaya dönüştürmek, kurumsallaştırmak. 

Ve/veya belki Çerkes nüfus barındıran ülke yöneticileriyle ve uluslararası kuruluşlarla ilişki kurularak,  “Çerkes halkının anayurda dönüşü ve rehabilitasyonu” amacıyla bir ulusal program oluşturmak ve bu programı destekleyecek fonlar, faizsiz veya düşük faizli krediler bulmak... Ülkelerin buna katkıda bulunmalarını talep etmek...

Belki özellikle Rusya Federasyonu'ndan ve Türkiye Cumhuriyeti'nden bu konuda somut taleplerde bulunmak, Çerkes halkının anayurda dönüşüne ne gibi katkılarda bulunmaları gerektiğini ve bulunabileceklerini saptamak ve bunları yolu-yordamıyla ciddi biçimde istemek...

Bence  “yeni dönüş hareketi”, sahip olduğu bilgi, deneyim, imkan ve potansiyeli bu amaca yöneltmeli. Böyle yaparsa varlığı anlamlı, çabaları verimli olabilir. 

Eski dönüş hareketinin öngöremediği şeyler vardı. İnsanların ve toplumların hareketlerinde ekonomik altyapının belirleyici düzeyde etkili olduğunu biliyorduk elbette. Muhaceret ülkelerinde üretim araçlarının özel mülkiyetine sahip olup, başkalarını çalıştırmak suretiyle veya kendileri de az çalışarak çok gelir elde eden kesimlerin, buradaki mülklerini ve tatlı karlarını bırakarak sosyalist koşullarda anayurda gitmeyeceklerini biliyorduk. Ama emeği ile geçinen insanlarımızın, yurttaşlarına iş, aş, sağlık, eğitim... sağlamak zorunda olan sosyalist devlet koşullarında yaşamak istemeyebileceğine pek ihtimal veremedik. 

Başka deyişle; uygulanan asimilasyon politikasının bu kadar etkili ve başarılı olduğunu, insanlarımızı bu ölçüde kendine yabancılaştırabilmiş olduğunu, ulusal isteklerin bu kadar azalmış, zayıflamış ve etkisizleşmiş olduğunu fark edemedik veya belki de konduramadık. 

Şayet anti-komünist odakların yaptıkları kara propagandaları aşabilirsek,  “şapkanı as, gir” gibi uygulamaların olmadığını, buna karşın, oranın bizim anayurdumuz olduğunu, ulusal dilimizi ve kültürümüzü orada oluşturuşumuzu, orada anadilde eğitim-öğretim ve ulusal varoluş imkanlarının bulunduğunu... anlatabilirsek, hiç değilse emekçi kesimlerin anayurda dönüş talebinde bulunacaklarını umduk, bekledik. 

Çalışmalarımızı önemli ölçüde orayı tanıyıp tanıtmaya yoğunlaştırdık. Geliş-gidişlerin, sosyal ilişkilerin, akrabalık ilişkilerinin artmasının, iki ülke arasındaki ilişkilerin iyileşmesinin ve gelişmesinin bu amaca katkı sağlayacağını düşündük, umduk. 

Elbette, Sovyetler Birliği'nin çözülüp dağılacağını öngöremedik. Şimdi de, yukarıda değindiğim gibi, kapitalist koşulların hayatı yönlendirdiği günümüzde anayurdumuza nasıl dönebileceğimizi bilemiyoruz. 

 “Yeni dönüş hareketi” bunu bulabilirse işlevini yerine getirmiş olur. 

Elbette bu haliyle gereksiz olduğunu söylemek gibi bir amacım ve niyetim yok. Tam tersine, bu haliyle bile yararlı olabilir. En azından anayurda dönüş düşüncesini gündeme getirmesi ve gündemde tutması bile başlı başına büyük bir yarardır. Dönüş ile ilgili makaleleri bir araya getirmenin de faydası var. Anayurda dönüş hakkına ilişkin hukuksal metinler de bir araya getirilirse belki ulusal talep bilincinin artmasına katkı sağlayabilir. 

Ama unutmayalım: Asıl sorun, ulusal talep yaratabilmek, ardından da anayurda dönüşün yolunu açmak, kaldırım taşlarını döşemektir. 

Bence gücümüzü, enerjimizi bu amaca yöneltelim, yönlendirelim

 
  Bugün 5 ziyaretçi (10 klik) kişi burdaydı! Copyright 2009 Your Website | CSS Template By Cherkess Design  
 
https://img.webme.com/pic/n/naazimcadeneme/gri1.gif Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol